İTİKAF VE EHEMMİYETİ

 

 

İ’tikaf; lugaten, bir şeye devam etmek, bir yerde kendini hapsederek durup beklemek manasına gelir.

Şer’i ıstılahta ise i’tikaf  cemaatle beş vakit namaz kılınan cami mescid veya bu hükümdeki yerde i’tikaf niyetiyle (ibadet ve taat kastıyla) bir süre durup oturmaktır. Evlerde yalnız kadınlar itikaf edebilirler. Bu ibadeti ifa eden kimseye de mu’tekif yani i’tikaf yapan denir.

Ramazan-ı Şerif’in son on gününde i’tikaf, kifaye yoluyla müekked bir sünnettir. Zira Rasülüllah (s.a.v) Efendimiz, Medine’ye hicretlerinden sonra, dar-ı bekaya irtihallerine kadar, her ramazan ayının son on gününü i’tikafla geçirirlerdi. Şayet bir memlekette hiç kimse i’tikafta bulunmayacak olursa, umumi felaketler zuhur eder. Gelmesi muhtemel bu felaket ve belaları defetmek için mutlaka i’tikaf yapılmalıdır.

Mutlak i’tikafın müddeti on gündür. Binaenaleyh herhangi bir süre belirtmeksizin i’tikafa niyet edilirse on günden aşağı olamaz. Ama niyette süre belirtilmiş ise belirtilen süre kadar durulur. On gün beklenmesi icap etmez.

Bir i’tikafın en az müddeti, İmam Ebu Yusuf (R.A)’a göre, bir gündür. İmam Muhammed (R.A)’e göre ise az bir zamandır. Bu itibarla camilere mescidlere girerken, “Buradan çıkıncaya kadar i’tikafa niyet ettim”  denilibilir. Böylece oralarda konuşacağımız dünya kelamı da haram olmaktan çıkar. Zira aksi takdirde ibadethanelerde dünya kelamı konuşmak helal olmaz. Ancak burada dikkat etmemiz gereken bir husus var; o da niyetteki “çıkıncaya kadar” ifadesini unutmamak... Şayet bu kayıt söylenmezse niyet mutlak olur. Mutlak i’tikaf ise yukarıda da ifade ettiğimiz üzere on gündür. O takdirde, “Mutlak Kemale Masruftur” kaidesince, itikafta on gün durmak icabeder.

MU’TEKİFİN YAPIP YAPAMAYACAĞI ŞEYLER

Mu’tekif; Cuma namazını eda etmek gibi şer’i, abdest bozmak gibi tabii, caminin yıkılması gibi zaruri hallerde camiden çıkabilir. Ve yine mu’tekifin camiden zorla çıkarılması, ailesinin dağılması veya nefsi ve malı hakkında zorbalardan korkması gibi zaruri sebeplerden dolayı dışarı çıkması da i’tikafını bozmaz.

Mu’tekif; camide yiyip içebilir, uyuyabilir, kendisi ve ailesi için muhtaç olduğu alış-erişi yapabilir,caizdir. Ancak ticaret maksadıyla mal hazırlaması ve yine bu maksatla alış-veriş etmesi, ibadet  ve taat inancıyla susması veya malayani sözler konuşması mekruhtur; konuştuklarının hayırlı sözler olması gerekir.

Bilerek veya bilmeyerek cinsi temasta bulunmak veya veya inzalle neticelenen şeylerle meşgul olmak haramdır, itikafı bozar.

 İTİKAFIN FAZİLETİ

Taberani ve Beyhaki rahimehullahın rivayetlerine göre İbn-i Abbas radiyallahü anhüma, Rasülüllah sallallahü aleyhi vesellem  Efendimizin’in Kabr-i Şeriflerini işaret ederek, demiştir ki:

“ şu kabrin sahibini şöyle derken işittim:

“Kim, Allah’ın rızasını talep ederek bir gün itikafa girerse, Allah Teâlâ onunla ateş arasını doğu ile batı arasındaki mesafeden daha büyük üç hendek ile ayırır.”

 

 

 

Sayfayı Yazdır