Sınav odaklı eğitimden vazgeçip üretim odaklı eğitime geçmemek için daha ne kadar direneceğiz?
Şimdi değilse ne zaman?
Bugünkü sistemden memnun olan var mı ki hala her fırsatta korumaya çalışıyoruz? Çocuklarımızı dershaneye çok daha bağımlı hale getiriyoruz.
Örnek mi?
Oradan daha çok ne var ki!..
Sağlık, hukuk, mühendislik, eğitim gibi alanlara getirilen barajlar yükseltilecek, bu alanların kapsamına giren başka programlara da başarı sıralaması zorunluluğu getirilecekmiş!
Ne güzel!
Eğitimin kalitesi yükseltileceğine barajlar yükseltiliyor.
Öğrenciler okula daha bağımlı hale getirileceğine adeta dershaneler yönlendiriliyor!
Barajlar eğer yaşam kalitemizi yükseltecekse sadece bazı meslekler için değil tüm meslek için düşünülmeli ve hiç zaman geçirilmeden her alana yayılmalıdır.
Hangi ders, hangi meslek diğerlerinden daha önemsiz ki?
Neyin önemli olup olmadığını o seçimi yapacak olanlara da sormak gerekmez mi?..
Tüm dersler, tüm meslekler, bir zincirin halkalarıdır.
Biri koparsa, zincir dağılır, yok olur...
Biri neyse hepsi o standarta olmalıdır!..
Bu tür kararlar, toplam kaliteyi artırma yerine öğrencileri çok daha fazla dershaneye bağımlı hale getirecektir!
Keşke, okul içi başarıyı ve yetkinlikleri dikkate alan çok daha farklı sistemler düşünülse, dershaneler de bu amansız yarışta yüzde 80’nin mutsuz olacağı gençler yetiştirme yerine, tamamının mutlu olacağı, iş bulabileceği yetkinlikler kazandırsa.
İşte o zaman ülkeye de, gençlere de, eğitime de katkıları çok daha fazla olacak, eleştiri bombardımanına uğrama yerine ayakta alkışlanacaklardır!..
FACEBOOK YORUMLAR